Adını Feriha Koydum diye bir dizi var, acitasyon ağırlıklı olduğu için tutan bir dizi üstelik. Feriha Etiler'de bir apartmanın görevlisi olan anne babanın üç çocuğundan biri. Bir fakirler bir fakirler.. Annesi milyon tane eve temizliğe gidiyor, yine de yedikleri yemek soğan çorbası. Kapıcı olmak günümüzde güzel bir meslek. Bir kere kira elektrik su parası vermiyor çoğu, bahşiş alıyorlar, apartmandaki evlerin temizliğini yapıyorlar, gündelik parasının 80-120 olduğu bir dönemde yaşıyoruz. Çok ilginç. Bu ilginçlikler bir yana, Feriha kızımızla aynı beden ölçülerine sahip bir kız var bu apartmanda, cici annesinin kendisine aldığı giysileri beğenmiyor, pek giymiyor, bu giysiler de transit olarak Ferihamızın dolabına düşüyor.. Ayakkabı numaraları da keza aynı, Feriha kızımın gardrobu benden zengin. Bir de çantası var balenciaga.. Telefonum tokunmatik diil diye ağlak pozlarda geziyor. Şimdi Ferühacım, hemen beni buluyosun, o çantayı gg.da 2000 liraya satıyoruz, 1750 liraya sana iphone alıyoruz, 250 liraya da sana ikinci el gucci, marc jacobs, tory burch seçeneklerinden birini seçiyoruz. noldu mutlu oldun, noldu benim gerginliğim bitti.
Sözün özü bu kadar mal karakterde biri olamaz zannımca. Özel üniversiteye gitmeyi biliyosun, tuvaletlerde topukluya geçiş yapmayı biliyosun, ama bunu bilmiyosun. Baştan sona mantık hatası dolu olan bu diziyi bu halkın izlemesinin tek nedeni de zengin çocuk fakir kız acitasyonundan başka bir şey değildir. Ne senaristler ne de başkaları çok başarılıyız diye sevinmesin. Otur, sıfır!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder